24 Kasım Öğretmenler Günü Kutlu Olsun: Hayat Elçisi Öğretmenlere

Öğretmenler Günü, takvimlerdeki özel bir tarihten çok daha fazlasını ifade eder; bir anma, bir teşekkür ve bir farkındalık gününü… 24 Kasım’da, aklımız hemen okul sıralarındaki rehberlerimize, bilgi ışığı taşıyan kıymetli öğretmenlerimize gider. Onlar, sadece müfredatın maddelerini değil, aynı zamanda hayatla başa çıkma becerilerini, eleştirel düşünceyi ve ahlaki değerleri de öğreten kılavuzlardır. 

Ancak, Öğretmenler Günü'nün anlamı, sınıf duvarlarının ötesine, varoluşumuzun en temel derslerini veren büyük öğretmene, yani "Hayat"a uzanır. Hayat, hepimizin mezun olacağı son okuldur; deneyimlerle, düşüşlerle, kalkışlarla, başarılarla ve hatalarla dolu devasa bir öğrenme alanı. Bize sürekli olarak, ders kitaplarında bulamayacağımız, acı tatlı her türlü tecrübeyle bilgelik aşılar. Hayat, en zorlu sınavları vererek olgunlaştıran, sevgiyi, kaybetmeyi, kazanmayı ve yeniden başlamayı öğreten kadim öğretmendir.

Öğretmenliği meslek ve yaşam tarzı olarak seçen fedakar öğretmenlerimizle ilkin 6-7 yaşlarında karşılaşmıştık. Eğitim sürecimizde yıllar boyu isimleri değişse de öğretme çabaları ve onlardan öğrendiklerimiz ile her biri zihnimizde daima kanıyla canıyla yaşamaya devam eder. Onlar aslında hayatın sırlarını açan, yolumuzu aydınlatan “Hayat Elçileri” dir. Karmaşık hayat derslerini anlaşılır kılan, soyut kavramları somutlaştıran, potansiyelimizi görmemizi sağlayan rehberlerdir.

Karşımıza çıkan her insan da her olay da kelimenin tam anlamıyla birer öğretmendir. Kimi zaman artı etkisiyle motivasyonumuzu katlayıp hedeflerimizi büyüten, hayallerimizi yaşatan kılavuz olurlar; kimi zaman ise eksi etkisiyle potansiyelimizi ketleyip vizyonumuzu daraltan, yolumuzu saptıran deneyimler sunarlar. Bu derin ayrımın ötesinde, belki de hepimizin en büyük öğretmeni, sınırsız müfredatıyla, acısıyla tatlısıyla bizleri sürekli dönüştüren ve geliştiren, hayatın kendisidir.

* * *

Hayat, bana derslerini teorik bilgilerle değil, bizzat yaşatarak öğretti. Dayatılmış ideolojilerin, dejenere olmuş din ve kültür kalıplarının, toplumsal ayrımcılığın ve anlamsız düşmanlığın ne denli yıkıcı ve zararlı olduğunu gösterdi. Aynı zamanda, insan ruhunu kemiren hırsın ve doymak bilmeyen açgözlülüğün karanlık yüzüyle de tanıştırdı. Bu sıkıntılı tecrübeler, beni sahte aydınlıklardan ve yanıltıcı rehberlerden uzaklaştırdı.

Hayat'ın öğretmenliği sadece zorluklardan ibaret değildi. Aynı zamanda varoluşun en yüce ve has diyarlarına da yükseltti. Gerçek mutluluğun, saf ve sonsuz sevginin, içten gelen coşkunun, her ana sinen heyecanın, güçlü motivasyonun ve amaçlara adanmışlığın muhteşem doyum ve keyfini de yaşattı. Böylece, karanlıkta kalmış yönlerimi aydınlatan ışık kaynağı olarak, gelişim, kalite ve anlam armağanlarını sunarak nasıl yüce bir varoluşun hem parçası hem bütünü olduğumu hissettirdi.

netsentez

Hayatım, öğretmenlik görevini bir an bile bırakmadı. İlk nefesimden bu yana, inişlerimle çıkışlarımla, zaferlerimle yenilgilerimle, büyük sabrı ve tükenmez enerjisiyle öğretmeye devam etti, ediyor. Ve biliyorum ki bu benzersiz, sürekli ve dönüştürücü öğretmenlik, dünyadaki yolculuğum sona erene kadar hiç durmayacak.

O, sürekli güncellenen müfredatıyla, her yeni günde yeni bir ders sunan eşsiz bir öğretmen ve ben, onun gönüllü öğrencisi…

* * *

Bazı öğretmenler eksidir (-). Motivasyonunu söndürür, hedeflerini küçültür, hayallerini öldürür, potansiyelini engeller, vizyonunu daraltır, yolunu saptırır. Korkutur, ürkütür, sınırlar… Alıcıdır, engelleyicidir, eksiltir.

Bazı öğretmenler artıdır (+). Motivasyonunu ateşler, hedeflerini büyütür, hayallerini yaşatır, potansiyelini gerçekleştirir, vizyonunu açar, yolunu genişletir. Sevdirir, cesaretlendirir, açar, genişletir… Vericidir, özendiricidir, artırır.

Hayatın büyük derslerini alırken, yolumuza çıkan 'artı' ve 'eksi' öğretmenlerin bilincinde olmalıyız. Her bir tecrübe, her bir karşılaşma, bizi sürekli güncelleyen o büyük müfredatın bir parçasıdır. Gönüllü öğrencisi olduğumuz Hayat'a ve iyi kötü hayatımıza girmiş tüm hayat-elçisi öğretmenlerimize minnettarız.

* * *

Öğretmenler Günü'nü kutlarken, minnettarlığımızı, her birimizi bilgi ve tecrübe ile donatan fedakâr insan öğretmenlerimizle birlikte bizi sürekli olarak şekillendiren, zorluklarla terbiye eden ve her an yeni şeyler öğreten eşsiz öğretmenimiz Hayat’a da sunuyoruz. Kattığınız her şey için teşekkür ederiz.

* * *

Yanıp yıkılan ülkemizi küllerinden yeniden canlandıran Atatürk'ün, zaferden sonraki en büyük gayreti başlattığı eğitim seferberliği sürecinde olmuştur. Türkiye'nin bugünkü medeniyet seviyesine ulaşmasında bu eğitim hamlesinin etkisi tartışılamaz. Bu nedenle, 24 Kasım sadece bir kutlama değil, aynı zamanda Cumhuriyet öncesi ve sonrası arasındaki karşılaştırmayı yaparak Atatürk'ün değerini ve vizyonunu yeniden idrak etme günüdür.

24 Kasım Öğretmenler Günü kutlamaları, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'e Başöğretmenlik ünvanının verildiği tarihe dayanmaktadır.

11 Kasım 1928 tarihinde Millet Mektepleri Talimatnamesi yayınlanmış ve 24 Kasım 1928 tarihinde Millet Mektepleri açılmıştır. Bu okullarda yaşlı, genç, kadın, erkek demeden okuma yazma seferberliği başlatılmıştır. Mustafa Kemal Atatürk, Millet Mektepleri'nin başına "Başöğretmen" olarak atanmıştır.

1981 yılında, Atatürk'ün 100. doğum yıl dönümü olan özel yılda, 24 Kasım'ın Türkiye'de her yıl "Öğretmenler Günü" olarak kutlanmasına karar verilmiştir. Karar, Atatürk'ün eğitime ve öğretmenlere verdiği önemi vurgulamak ve onun başında olduğu okuma-yazma seferberliğini onurlandırmak amacıyla alınmıştır.

24 Kasım Öğretmenler Gününüz kutlu olsun.